UBS Group AG’nin 40 merkez bankası ile yaptığı ankete göre, rezerv yöneticileri en çok jeopolitik riskleri gerekçe göstererek döviz varlıklarının güvenliğinden endişeleniyor.
UBS Group AG tarafından yapılan bir ankete göre, merkez bankası rezerv yöneticileri dünya genelinde artan jeopolitik riskleri gerekçe göstererek döviz varlıklarının güvenliği konusunda giderek daha fazla endişe duyuyor.
UBS Group AG’nin anketinde yer alan verilere göre, döviz rezervlerinin silah olarak kullanılabilmesi katılımcıların üçte biri tarafından en önemli risk olarak sıralanırken, bu oran geçen yılın iki katına çıktı.
UBS’in anketine katılan 40 merkez bankasının yüzde 87’sinin en büyük endişesi Rusya ile Ukrayna, Çin ile ABD arasındaki gerilimin ve Orta Doğu’daki durumun daha da tırmanmasıydı.
Endişe, çatışmaların tırmanması halinde merkez bankası varlıklarına yaptırım uygulanabileceği, el konulabileceği veya dinlenebileceği yönünde. Bu yılın başlarında Rusya’nın dondurulmuş döviz varlıklarından elde edilen kârların Ukrayna’nın yeniden inşasına yardımcı olmak için kullanılmasına yönelik bir plan, döviz rezervlerinin bir ülkenin en likit ve güvenli servet deposu olma statüsünü zayıflatma riski taşıyan tehlikeli bir emsal oluşturdu.
UBS Asset Management’ın küresel egemen piyasalar başkanı Massimiliano Castelli, bu olayların “döviz rezervlerinin artık merkez bankaları için güvenli bir liman olarak görülmemesi riskini daha da artırdığını” söyledi. Castelli, altının “devam eden jeopolitik eğilimlerle yeniden canlanabileceğini” de sözlerine ekledi.