Enerji Ekonomisi ve Finansal Analiz Enstitüsü’nün (IEEFA) yeni araştırmasına göre, Avrupa’nın karbon yakalama ve depolama (CCS) projelerine ilişkin planları teorik ve pahalı bir çözüm olarak öne çıkarken, bu projelerin net sıfır emisyon hedeflerine katkı sağlamayacağı öngörülüyor.
Avrupa’da emisyon yoğun sektörler için planlanan yaklaşık 200 CCS projesi bulunuyor.
Planlanan CCS projelerinin toplam maliyetinin 520 milyar euro olacağı tahmin ediliyor. Emisyon ticareti kapsamında verilen mali teşviklerin proje maliyetlerinin yaklaşık dörtte üçünü karşılayabileceği hesaplanırken, geri kalanının hükümetler tarafından üstlenilmesi gerekiyor. Bu da söz konusu projelerin inşası ve işletilmesini desteklemek için yaklaşık 140 milyar euro vergi mükellefi sübvansiyonuna ihtiyaç duyulacağı anlamına geliyor.
Öte yandan, Avrupa CCS projeleri için önerilen zaman çizelgeleri “aşırı iyimser” olarak görülüyor. Avrupa Birliği (AB) ve Birleşik Krallık’ın karbon yakalama hedeflerine ulaşabilmesi için 2030’a kadar yaklaşık 90 projenin hayata geçmesi gerekiyor. Halihazırda AB’de 3 CCS projesi varken, Birleşik Krallık’ın henüz CCS projesi bulunmuyor.
IEEFA Enerji Finansmanı Analisti ve raporun yazarı Andrew Reid, iklim değişikliğine çözüm olarak CCS’ye güvenmenin Avrupa hükümetlerini başarısızlık geçmişi olan bir teknolojiyi desteklemek için çok büyük sübvansiyonlar uygulamaya zorlayacağını belirterek, “Az sayıdaki operasyonel projenin de gösterdiği gibi, CCS’nin umulduğu gibi çalışması mümkün değil ve uygulanması beklenenden daha uzun sürecek. CCS’nin net sıfır emisyona katkısının muhtemelen başarısız olacağı anlaşıldığında, alternatif önlemler yoluyla emisyonları azaltmak için çok geç kalma riski ortaya çıkabilir. Politika yapıcılar daha pratik çözümleri uygulamaya koymak için acilen çalışmaya başlamalıdır.” uyarısında bulundu.