Rusya-Ukrayna savaşı ile birlikte Rus ve Ukraynalı zenginlerin yeni yaşam arayışları hız kazandı. Güney Kıbrıs, savaş öncesinde Rus oligarkların mülk ve lüks yaşam yatırımlarıyla tanınıyordu. Öyle ki Limasol, “Limasolgrad” olarak anılacak kadar Rus etkisine sahipti. Ancak savaşla birlikte Avrupa Birliği (AB) ve ABD tarafından uygulanan yaptırımlar, Rus zenginlerinin Güney Kıbrıs’taki yaşamlarını zorlaştırdı.
Yaptırımlar ve Güney Kıbrıs’taki Değişim
AB üyesi olan Güney Kıbrıs, uygulanan yaptırımları hayata geçirdi ve Rus bankalarına yönelik kısıtlamalarla zenginlerin finansal erişimlerini kısıtladı. Kredi kartlarının çalışmaması ve lüks teknelerin limanlara yanaşamaması gibi sorunlar, Rus oligarkların adada rahatça yaşamalarını engelledi.
Kuzey Kıbrıs’a Göç Dalgası
Bu yaptırımların ardından Ruslar, Güney Kıbrıs’tan Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ne (KKTC) göç etmeye başladı. Türkiye ile olan direkt ulaşım bağlantısının da etkisiyle, KKTC Rus zenginler için cazip bir alternatif haline geldi. Tahminlere göre, Kuzey Kıbrıs’ta yaşayan Rus ve Ukraynalıların sayısı 20 bini aşıyor.
Bu göç dalgası, KKTC’nin demografik yapısına ve ekonomik dinamiklerine yeni bir boyut kazandırıyor.