ABD borsaları pazartesi günü acımasız bir satış dalgasına maruz kaldı. Ancak The Street haberine göre üst düzey bir Wall Street analisti borsaların sağlam bir şekilde toparlanmaya hazırlandığını belirtiyor.
Küresel piyasalar haftanın ilk işlem gününde Asya’da başlayan, Avrupa ve ABD’deki işlem seanslarına sıçrayan ve yatırımcıların milyarlarca dolar kaybetmesine yol açan bir satış dalgasına girdi. ABD borsalarının gösterge endeksi S&P 500 iki yıldan fazla bir sürenin en büyük tek günlük düşüşünü gerçekleştirdi.
İstihdam piyasasında gelen veriler zayıflamaya devam ederken ve enflasyon baskıları yavaş yavaş ABD Merkez Bankası’nın (FED) %2 hedefine geri çekilirken analistler geçen hafta FED yönetiminin geçen hafta aldığı faizleri sabit tutma kararına ve piyasalardaki bir dizi soruna dikkat çekiyor.
Jeopolitik gerilimlerin yanı sıra büyük sermayeli teknoloji hisselerine olan ilginin terse dönmesi ve Japonya piyasalarında bir gecede görülen ani hareketlilik satış dalgasında etkili oldu.
Taşıma ticareti çözüldü, piyasalar dipten döndü
Japonya Merkez Bankası’nın faiz oranlarını 17 yıl boyunca değiştirmedikten sonra son üç ayda iki kez artırmasıyla, taşıma ticareti olarak bilinen özel bir tür döviz ticareti cazibesini kaybetmeye başladı.
Ticaretin çözülmesiyle birlikte pazartesi günü yende büyük bir yükseliş görüldü. Nikkei 225 Endeksi 1987’den bu yana en sert düşüşünü gerçekleştirdi. Ucuz yen tahvilleriyle desteklenen ABD varlıklarında da satışlar hızlandı.
Nikkei’nin salı günü toparlanması ve ABD Hazinesi tahvil piyasalarındaki istikrarlı ticaret, bazı yatırımcıların düşüşleri yılın son beş ayında da devam edecek boğa piyasasında sağlıklı bir düzeltme olduğunu düşünmesine neden oldu.
Nikkei 225 salı günü %10,2 artarak pazartesi günkü satışların tamamına yakınını geri aldı. Gösterge 10 yıllık ABD Hazinesi tahvil getirileri de geçen hafta sonunda görülen %3,9 seviyelerine geri döndü.
Goldman Sachs analisti David Kostin, salı günü yayınlanan bir notta, geri çekilmenin yatırımcılar için iyi bir giriş noktası sağlayabileceğini savundu ve önceki bir zirveden yaklaşık %10’luk düzeltmelerin “çoğu zaman cazip satın alma fırsatları olduğunu” belirtti.
S&P 500 şu anda temmuz zirvesinden yaklaşık %8,5 düşerken, Kostin ve ekibi, mevcut seviyelerden %8’lik bir ralliye işaret ediyor ve 5.600 puanlık yıl sonu hedeflerini yineliyor.
Dipten alım zamanı mı?
Kostin ve ekibi, “Tahminimiz, ABD ekonomisinin genişlemeye devam ettiğini, borsa kazançlarının 2024’te %8 ve 2025’te %6 olacağını ve endeksin 20 katlık bir F/K oranında işlem gördüğünü varsayıyor. Düşüş keskin olsa da borsaların tipik bir yılda gördüğü düşüşlerin büyüklüğüne zar zor ulaştı” açıklamasında bulunuyor.
Pazartesi günkü sert düşüş salı günün manşetlerini kaplasa da yine dün açıklanan ekonomik veriler ABD’nin büyüme beklentisi için itici güç oluşturacak nitelikte. ISM’in geçen ayki hizmet sektörü aktivitelerini gösteren anketi piyasaların beklentilerinin üzerinde geldi.
Anketler ekonomik büyüme ile daralma arasındaki sınır olan 50 puanın üzerinde 51,4 olarak kayda geçti. Uzmanlara göre söz konusu veriler ticari faaliyetler hakkında genel olarak olumlu yorumlar ve yeni siparişlerin artması anlamına geliyor.
Ekonomik büyüme güçlü
Atlanta FED’in GDPNow öncü göstergesi ABD Ticaret Bakanlığı’nın ikinci çeyrekte %2,5 cari çeyrek büyümesi kaydedeceğine işaret ediyor
Bu arada ikinci çeyrek bilanço sezonu da S&P 500 şirketlerinin toplam kârının geçen yıla göre %12,1 artacağını ve 504,1 milyar dolara yükseleceğini gösteriyor. LSEG verilerine göre tam yıl bilanço büyümesinin %10,7 olması ve 2025 için %14,7’lik bir genişleme öngörülüyor.
BlackRock stratejistleri piyasalara ilişkin son raporlarında, “Teknoloji değerlemelerine ilişkin endişeler ve yen tarafından finanse edilen işlemlerin hızlı çözülmesi küresel hisse senetlerine zarar veriyor. Resesyon korkuları hafifledikçe ve yapay zekanın olağanüstü gücü tarafından yönlendirilen ABD hisse senetleri ve Japon hisse senetleri aşırı ağırlıklı kaldıkça riskli varlıkların toparlanabileceğine inanıyoruz” açıklamasında bulundu.
Piyasalar ayrıca FED yönetiminin eylül ayında 50 baz puan faiz indirimine %80,5 ihtimal veriyor. Kasım ve aralık aylarındaki FED toplantılarında da benzeri büyüklükte faiz indirimleri öngörülüyor.
Principal Asset Management Küresel Baş Stratejisti Seema Shah, “FED’in para politikasını gevşeteceğine dair görüşümüz piyasaların fiyatladığı kadar agresif değil. Temmuz ayı istihdam raporunun zayıflığı ve piyasa hassasiyeti beklentilere ek bir faiz indirimi eklenmesine sebep oluyor. Bizse FED’in arka akaya 50 baz puanlık faiz indirimleri gerçekleşmeden önce resesyon riskinin arttığına dair ek kanıtlar görmesi gerekeceğini düşünüyoruz” dedi.
Shah, “Piyasalarda güçlü bir toparlanma muhtemelen Japon Yeni’nin istikrara kavuşması, güçlü bilanço rakamları ve sağlam ekonomik veriler gibi bir veya birden fazla katalizörün gelmesine ihtiyaç duyuyor” açıklamasında bulundu.