Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin Antalya mitinginde konuştu.
Erdoğan konuşmasına, Antalya Diplomasi Forumu’nun düzenlenmesindeki katkılarından dolayı Antalya Milletvekili eski Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’na teşekkür ederek başladı. CHP’ye yoğun eleştiriler yönelten Erdoğan, “Hangi maskeyi takarlarsa taksınlar milletimiz bunların ne olduğunu artık gayet iyi biliyor. Ama niyetlerini ve taktiklerini kendi ağızlarıyla ikrar etmelerinden açıkçası biz memnuniyet duyduk” sözlerini kullandı.
Erdoğan’ın konuşmasından bazı önemli bölümler şöyle:
Hükümeti veya belediyeleri yönetmek için sandıkta yetki alan siyasetçiler seçim meydanlarında yaptıklarının muhasebesini yapar, yapacaklarının sözünü verirler. Milletimiz bu süreçte gördüklerini, duyduklarını kendi iç dünyasında değerlendirir verdiği kararı da sandıkta ilan eder. Antalya şimdi geçtiğimiz 5 yılda büyükşehiri ve ilçeleriyle belediyelerini yönetenlere notlarını veriyor, önümüzdeki 5 yıl için aday olanları da ölçüp tartıyor. Cumhur İttifakı olarak büyükşehir ve ilçe adaylarımızla Antalya’ya hizmete talibiz. Bu vesileyle geçtiğimiz mayıs ayında yapılan seçimlerde Cumhurbaşkanlığında bu kardeşinize yüzde 43, milletvekilliğinde yüzde 41 oy oranıyla bize destek verdiğiniz için sizlere teşekkür ediyorum. Tabi bu oy oranları Antalya ile aramızdaki muhabbeti yansıtmaktan uzaktır. İnşallah hep birlikte 31 Mart’ta sandıkları Cumhur İttifakı oylarıyla patlatarak bunu telafi edeceğimize inanıyorum. Şimdi Cumhur İttifakı ve şu anda da hükümet olarak iş başında olduğumuza göre yerel yönetimi de 31 Mart’ta bize teslim ettiğinizde evelallah ülkeyi biz uçurmaya devam edecek miyiz? Öyleyse bu ülkeyi maalesef çöpten, çukurdan, çamurdan çıkarmayanlara bir daha teslim edemeyiz. Antalya’nın dünya şehri vasfını her alanda güçlendirme sözümüzü inşallah yerine getireceğiz.
“Hangi maskeyi takarlarsa taksınlar milletimiz bunların ne olduğunu iyi biliyor”
Siyasi hayatımız boyunca hep ne aldanan olacağız, ne aldatan olacağız anlayışına sıkı sıkıya bağlı kaldık. Milletimize asla yalan söylemedik. Bizi aldatmaya kalkanlar da eninde sonunda kendi kazdıkları kuyulara düştüler. Ama ülkemizde tüm sermayesi yalan ve aldatma üzerine kurulu bir zihniyet var ki, bir türlü ıslah olmuyor, bir türlü milletin safına katılamıyor. Bu faşist zihniyet tercihini ya vesayetçilerden, ya darbecilerden, ya emperyalistlerden son dönemde de terör örgütlerinden yana kullanıyor. Sizler de takip ediyorsunuz, geçtiğimiz günlerde CHP’nin yeni genel başkanı parti teşkilatının yöneticilerine seçim dönemine özel öğütler veriyor. Ne diyor? Gerçek niyetinizi saklayın diyor. Konuşmayın ki tepki almayın diyor. Polemiğe girmeyin ki zararlı çıkmayalım diyor. Susun ki yüreğinizdekilerden vatandaş haberdar olmasın diyor. Yani şu seçim geçene kadar sahte olun, gerçek yüzünüzü saklayın, milleti kandırın diyor. Kim bu? CHP’nin genel başkanı. Akla bakar mısınız? Parti yöneticilerine millete saygılı olun demiyor da, riyakarlık yaparak milleti kandırın diyor. Teşkilatlarına dürüst davranın demiyor da, seçime kadar maskelerinizi takın ve sakın çıkarmayın diyor. Tabi ne yapsalar boş, ne yapsalar beyhude. Hangi maskeyi takarlarsa taksınlar milletimiz bunların ne olduğunu artık gayet iyi biliyor. Ama niyetlerini ve taktiklerini kendi ağızlarıyla ikrar etmelerinden açıkçası biz memnuniyet duyduk.
“Bu millet onları gördüğü her yerde tanır ve layık olduğu cevabı verir”
Görüldüğü gibi sandıkta hesaba çekilecekleri günler yaklaştıkça bunların ayakları titremeye başladı. Hangi kılığa gireceklerini, hangi yalana sarılacaklarını, hangi istikamete koşacaklarını şaşırdılar. CHP’nin genel başkanı önce İstanbul’da, Mersin’de ve kimi başka yerlerde DEM ile DEM’lendi. İttifak yaptı. Bu iki parti kendi aralarında yaptıkları gizli kapaklı anlaşmalarla belediye başkan adaylıklarını, meclis üyeliklerini, belediye yönetimlerini paylaştılar. Sonra da CHP genel başkanı çıkıp utanmadan bizim DEM ile ittifakımız yok diye demeç veriyor. Yalan bunların ağzına yuva yapmış. Riyakarlık bunların karakteri haline gelmiş. Herkesi kör, alemi sersem sanıyorlar. Milletin feraset şamarı yüzlerine defalarca indiği halde bu aymazlıklarından bir türlü vazgeçmiyorlar. Ne yaparlarsa yapsınlar nafile. Milletimiz sadece maskelerin arkasına sakladıkları gerçek yüzlerini değil onların ciğerlerini biliyor. Bukalemun gibi renkten renge girselerde bu millet onları gördüğü her yerde tanır ve layık olduğu cevabı verir.
“Türkiye’nin bugünkü sıkıntılarını da yine biz çözeceğiz”
Biz milletimize sözümüz olan eser ve hizmet siyasetine devam ediyoruz. Türkiye’nin demokrasi ve kalkınma eksiklerini telafi ettiğimiz gibi bugünkü sıkıntılarını da yine biz çözeceğiz. Ülkemizi siyasetiyle, diplomasisiyle, sanayisiyle, teknolojisiyle, tarımıyla, turizmiyle dünyanın en üst sıralarına nasıl taşıdıysak Türkiye Yüzyılı ile zirveye de öyle çıkaracağız. Gerisinde 10 yıllık zorlu bir mücadelenin, bölgesel ve küresel krizin olduğu ekonomik sıkıntılarımızın çözümünde önemli mesafeler katettik. İşte büyüme rakamları açıklandı. Türkiye geçtiğimiz yıl yüzde 4,5 oranında büyürken, milli gelirimiz 1,1 trilyonu ve kişi başına milli gelirimiz 13 doları aştı. Tesis ettiğimiz kesintisiz büyüme iklimi sayesinde istihdamda, üretimde, ihracatta, turizmde her yıl yeni rekorlar kırarak yolumuza devam ediyoruz. Tüm bunları söylerken çalışanlar ve emekliler başta olmak üzere vatandaşlarımızın yaşadıkları zorlukları asla görmezden gelmiyoruz. Tam tersine bu sıkıntıların çözümünün üretiminin, büyümenin, yatırımdan, çalışmaktan, kazanmaktan geçtiğini biz söylüyoruz.
“Antalya böyle zübük siyasetçi oyunlarına gelmez”
Türkiye, kimi yerler gibi zahmetsiz gelir kaynaklarına sahip bir ülke değildir. Biz ne yapıyorsak alın terimizle yapacak, ne kazanıyorsak emeğimiz ile kazanacağız. Bu şekilde ortaya çıkacak kazancı 85 milyon hep birlikte bölüşeceğiz. Antalya her yıl milyonlarca turisti ağırlamazsa, bereketli topraklarında yaz kış üretim yapmazsa sahip olduğu refah seviyesini nasıl koruyacak? Aynı durum 81 vilayetimizin tamamı için de geçerlidir. Her kim karşınıza çıkıp da hesapsız kitapsız atıp tutuyorsa, bilin ki size hiçbir şey vermeyeceği gibi elinizdekinden olmasına yol açacaktır. Antalya böyle zübük siyasetçi oyunlarına gelmez.