ABD Doları’nın rezerv para birimi statüsü bir taraftan Amerikan ekonomisinin güvenilir bir değer deposu olduğunu gösterirken öte yandan da ABD’nin süper güç konumunu yansıtır. Doların bu tartışmasız konumu sayesinde Amerikalılar dünyanın geneline göre daha yüksek bir yaşam standardına sahiptir. Ancak MarketWatch’un haberine göre Çin’in küresel ekonomik ve askeri süper güç olarak ABD’ye meydan okuması doların da küresel konumunu sorgulatır hale geldi.
Maryland Üniversitesi İşletme Profesörü ve Ekonomist Peter Morici MW’deki yazısında ABD’nin seçilmiş başkanı olan Donald Trump’ın mevcut ABD Başkanı Joe Biden’ın sanayi politikalarını terk etmemesi aksine güçlendirmesi gerektiğini belirtiyor. Morici’ye göre ABD’nin hem Asya’da hem de Avrupa’da kaçınılmaz ekonomik güvenlik çıkarları var. Dolayısıyla Amerika’nın müttefiklerini savunmaya artan askeri harcamalar üzerinden devam etmesi gerekiyor.
ABD yapay zeka (AI), çip tasarımı ve tıp gibi birçok ileri teknolojide lider konumda. Ancak elektrikli araçlar, piller ve yeşil sanayi alanında Çin’in gerisinde kaldı. Ayrıca AI yazılımlarını çalıştıran en gelişmiş yarı iletkenler her ne kadar Nvidia, Qualcomm veya diğer ABD şirketleri tarafından tasarlanıyor olsa da bu yarı iletkenler Tayvan’da üretilip Avrupa’daki tek bir şirket, ASML Holding tarafından tedarik ediliyor.
Hem doların hem de ABD teknoloji sektörünü güçlü kalabilmesi için güçlü bir ABD ordusu şart. Morici’ye göre ABD’nin süper güç olarak kalabilmesi için, küresel tedarik zincirini güvence altına alması gerekiyor. Aynı zamanda yapay zekanın ABD’de gelişmesine ve büyümesine yardımcı olabilmesi için ABD merkezli çip üretimi konusunda öncü rol oynanması gerekiyor.
Elbette Avrupa’nın kendi güvenliğini sağlaması için daha fazla harcama yapması gerekiyor. Ancak Avrupa’nın bugünkü yetenekleri Morici’ye göre bu sorumluluğun altından kalkabilecek güçte değil ve Avrupa’nın ciddi bir Amerikan desteğine ihtiyacı var.
Ünlü ekonomist, ABD’nin savunma harcamalarını önemli ölçüde artırmadan Asya ve Avrupa’da önemli bir oyuncu olamayacağının ve Orta Doğu’da bir rol oynayamayacağının altını çiziyor. Buna karşın Trump’ın ve Cumhuriyetçilerin vergi indirimi vaatlerinin bu hedeflerle uyuşması pek olası görünmüyor.
Çok uluslu şirketler haklı olarak Çin’in güvenilir bir ihracat platformu olamayacak kadar politik açıdan düzensiz olduğu konusunda endişe duyuyorlar. Üretimi giderek daha fazla Hindistan ve Güneydoğu Asya’ya kaydırıyorlar. Morici’ye göre ABD’nin de bu hızla büyüyen gelişmekte olan piyasalara erişimini güvence altına alması gerekiyor. Zira gelişmekte olan pazarlar aynı zamanda pahalı olan ileri teknolojiler için en geniş geliştirme sahası olma özelliği taşıyor.
Trump’ın Çin’e yönelik uygulamayı düşündüğü tarifeler Asya ülkelerinin ABD pazarlarına satış yapması için fırsatlar yaratabilir. Ancak Morici’ye göre tüm ülkelere uygulanacak genel tarifelerin bu potansiyel ortaklıkları Çin’e yöneltecek. Profesör benzeri şekilde ABD’nin çatışma alanlarında askeri kaynaklara yeterince yatırım yapmazsa muhatap ülkelerin hayatta kalmak için Çin’le yeni ortaklıklar kurabileceğine dikkat çekti.
Çin’in ekonomik gücü ile Amerika’nın stratejik zayıflığı ve korumacı politikaları doların rezerv para birimi statüsünü baltalayabilir. Morici’ye göre doların rezerv statüsünün kaybı, Amerikan yaşam standartlarını GSYİH’nın yaklaşık %3’ü kadar bir düşüşe sebep olabilir. Bunun ABD’ye hane halkı başına yansıması ise yaklaşık 2.600 dolar. Bu rakam ABD’nin ticaretten elde ettiği verimlilik oranıyla ve ABD ordusunu finanse etmenin maliyetiyle kabaca aynı seviyede.
Amerikalılar, doların uluslararası ticari rolünün Çin Yuanı veya başka bir büyük para birimi ile kolayca değiştirilemeyeceği konusunda fazla özgüvenli gibi görünüyor. Ancak ABD federal bütçe açığının şu anda GSYİH’nın %7’si seviyesinde olduğu bir gerçek. Bu rakamın en azından bazı ek savunma harcamaları ve Trump’ın vergi indirimleriyle daha da artması muhtemel. Ayrıca enflasyon riskleri de uluslararası tahvil sahipleri arasında ABD’ye olan güveni aşındırabilir. Dahası, daha zayıf bir Amerikan ordusu, diğer merkez bankalarına dolarda kalmaları için yeterince sebep vermeyebilir.
Üstelik dünyanın bir sonraki rezerv para birimi ulusal bir para birimi bile olmayabilir. Meta’nın Libra Projesi ABD hükümetinin kara para aklama konusundaki endişeleri nedeniyle terk edilmişti. Ancak SWIFT sistemiyle olduğu gibi, İsviçre gibi güvenilir bir ülke, euro, dolar, sterlin, yen ve yuanın ağırlıklı ortalamasına dönüştürülebilen bir dijital para birimi oluşturabilir. Bu platform benzer şekilde fiyatlandırılmış bir tahvil piyasasını mümkün kılarsa, bu çekinceler de aşılabilir.
Morici Trump’ın kripto para birimlerine olan ilgisinin bu gibi varlıkların daha da meşrulaştırılmasına fayda sağlayacağına dikkat çekti. Bu da yukarıda gösterilerin dolara ilişkin kâbus senaryosunu gerçeğe daha yakın hale getirebilir. Ünlü ekonomist Trump yönetiminin ABD’nin süper güç konumunu korumak için serbest ticareti teşvik etmesi ve müttefiklerini savunmak için yatırım yapması gerekeceği konusunda uyarıyor. Aksi takdirde Amerika’nın önümüzdeki süreçte daha fakir bir ekonomiye katlanması gerekecek.