Piyasalar yatırımcıları sürekli bir ‘tutarlılık tuzağı’yla test eder.
Yeni ya da deneyimli fark etmeksizin tüm yatırımcılar, piyasaların dayattığı ‘tutarlılık testi’ne tabidir.
yatırımda başarınızı kazançlar ve kayıplarla değil, tutarlılık biçiminde göstermelisiniz.
Tutarlılık testi
Japon yatırımcı ve yazar Yumi Sakura’nın X’teki flood’una göre, bir yatırımcı olarak üstünlük sağlayan bir sistem yaratmak ilk engeldir. Bu zorlayıcı olsa da, birçok kişinin çok çalışırsa üstesinden gelebileceği bir sorundur. Asıl sorun ise, sonrasındaki ‘tutarlılık testi’ni geçip geçemeyeceğinizdir.
Piyasa doğru zihniyeti, doğru hazırlığı ve bir yatırımcının niteliklerine sahip olup olmadığınızı, bu koşulların sizde çeşitli şüpheler ve güvensizlikler yaratıp yaratmadığını görmek için kaybeden seriler ve düşüşler yoluyla test eder.
Bu zorluk, kazançlara ve kayıplara değer veren yanlış inancın ne kadarının hala var olduğu, olasılıksal düşünceyi ne kadar anladığınız, ne yaptığınızı ne kadar iyi bildiğiniz, istatistiklere ne kadar güvendiğiniz, bu güveni oluşturmak için yeterince büyük bir örneklemle test yapıp yapmadığınız ve kötü alışkanlıkları ne kadar ortadan kaldırdığınızla ilgilidir.
Başka bir deyişle, sadece ‘kazan ya da kaybet oyunu’ndaki bir oyuncu olmaktan ziyade, olasılıksal düşüncede ustalaşmış gerçek bir ‘yatırımcı’ olup olmadığınızı belirlemek için piyasalar tarafından daima test edilirsiniz.
Sisteminizi revize etme döngüsü
Bu testte gerçek bir yatırımcı olup olmadığınızı hile ya da sahtekarlık yoluyla gösteremezsiniz. Anlık kazanç ve kayıpları önemseyen yanlış bir inanca sahipseniz, olasılık odaklı düşünceyi özümsemediyseniz, yetersiz testler nedeniyle sisteminizin avantajı hakkında belirsizlikler devam ediyorsa veya gereksiz yere grafikleri kontrol etmek ve sürekli olarak para odaklı düşünmek gibi olasılık odaklı düşünceyle çelişen alışkanlıklarınız devam ediyorsa, bu durumda her zaman kısa vadeli sonuçlar hakkında endişe ve şüphe hissedersiniz. Hatta sisteminiz ne kadar avantajlı olursa olsun, tutarlılığınızı koruyamayacak ve bu avantajı kullanamayacaksınız.
Birçok kişi mükemmel bir sisteme sahip olduğunda tutarlılığı sürdürmenin kolay olacağını düşünür. Ancak sisteminiz ne kadar mükemmel olursa olsun, kaybetme serileri ve düşüşler kaçınılmazdır ve her zaman bir ‘tutarlılık testi’ne tabi tutulursunuz. Gerçek bir yatırımcının niteliklerine sahip değilseniz, başarılı olmanız ise mümkün değildir.
Aslında, birçok yatırımcı, mükemmel sistemlere sahip olsalar bile, kaybetme serileri veya düşüşlerle karşı karşıya kaldıklarında sistemlerinin artık çalışmadığını düşünür ve sistemlerini revize etmeye başlayarak ya da tamamen terk ederek, hala eksik olduğuna inandıkları, avantaja sahip bir sistem için sonsuza dek sürecek bir arayışa girer.
Eksik olan ne?
Eksik olan şey ise bir üstünlük değil, ‘tutarlılık’tır. Yatırımda tutarlılık olmadan, sahip olduğunuz avantajı fark etmeniz bile mümkün değildir.
Olasılık odaklı düşünceyle işlem yapan yatırımcılar için bu, tam da en önemli zorluktur. Başarılı olmak isteyen bir yatırımcının görevi ise oldukça somuttur: “Belirlediğiniz kurallara uygun şekilde işlem yapmak ve kurallarınızdan hiç sapmadan sisteminizin size kazanç sağlamasını sağlamak.”
Başarılı bir yatırımcının asıl işini, sorumluluk kapsamını, olasılık odaklı düşünceyi, olasılıkların nasıl çalıştığını, yatırımda güvenilir bir örneklem büyüklüğünün neden gerekli olduğunu, geriye dönük testin gerçek önemini ve daha fazlasını anlama konusunda çaba sarf etmeli ve alım satım kararlarınızı vermeden önce kapsamlı bir hazırlık sürecini aşarak bol bol pratik yapmalısınız.
Yatırımda tembellik, alım atım kararlarınızda bir ’tutarlılık’ geliştirmenizin önündeki en büyük engeldir.